Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İletişim Başkanlığı tarafından düzenlenen 2. Uluslararası Stratejik İletişim Zirvesi’ne video mesaj gönderdi…
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, mesajında şu açıklamalarda bulundu ;
- Dijitalleşmeyle birlikte iletişim araçlarımızda ve haber kaynaklarımızda büyük dönüşümler gerçekleşiyor.
- Elbette her yenilik gibi iletişim alanında yaşanan bu değişimde beraberinde fırsatların yanında çeşitli riskleri getiriyor.
- Bilhassa sosyal medyanın günlük hayatımızda artan etkisi sebebiyle daha önce karşılaşmadığımız sorunlarla mücadele etmek zorunda kalıyoruz.
- Bilgi kirliliği ve dezenformasyon içinde bulunduğumuz dönemin en fazla öne çıkan iki meydan okumasıdır.
- Türkiye ile birlikte dünyanın pek çok ülkesinde yalan, iftira, çarpıtılmış haberler, sayısız insanın hayatını olumsuz yönde etkiliyor.
- Önü arkası araştırılmadan ortaya atılan ithamlar, kimi zaman telafisi olmayan mümkün olmayan zararlara yol açıyor.
- Dijital zorbalar, çocuklar başta olmak üzere toplumun korumasız kesimlerini tehdit ederken dijital faşizm, demokrasi ve özgürlüklere, dijital terör ise doğrudan devletin güvenliğine yönelik tehdit oluşturuyor.
- Devletler arası gerilim ve rekabette de dijital mecraların büyük psikolojik harekat unsuru olarak daha sık kullanılmaya başlandığını görüyoruz.
- Türkiye gerek stratejik konumu, gerek izlediği özgün politikalar, gerekse bölgesel ve küresel meselelerde sergilediği ilkeli duruş nedeniyle dünyada üretilmiş ve maksatlı yalan habere en fazla maruz kalan ülkelerden biridir.
- DEAŞ, FETÖ ve PKK başta olmak üzere eli kanlı terör örgütlerine karşı yürüttüğümüz haklı mücadele sırasında yaşanan iki yüzlülükler bu çarpıcı gerçeği defalarca ortaya koymuştur.
- Son olarak İstiklal Caddesi’ndeki terör eylemi sonrasında şahit olduğumuz kimi uluslararası basın kuruluşunun haber dili adeta faillerin ekmeğine yağ sürmüştür.
- Objektif haber verme yerine Tükiye ile hesaplaşmayı amaçlayan bu tür yaklaşımların artık terk edilmesi gerektiğini her fırsatta ve platformda ifade ediyoruz.
- İnsanların haber alma hakkını her şeyin üstünde tutan hakikat odaklı yeni bir iletişim anlayışına ihtiyacımız var.
- Türkiye İletişim Modeli bu işte arayışımızın ürünüdür. Bu modelin gayesi hakikat dairesi içerisinde demokrasi ve uluslararası hukuktan güç alan bir iletişim anlayışını hem savunmak hem de uygulamada tesis etmektir.
- Nitekim, ekim ayında yürürlüğe giren düzenleme ile vatandaşlarımızın doğru ve tarafsız haber alma özgürlüğünü garanti eden adımlar attık.
- Yalanın ve çarpıtmanın iletişim kanallarını zehirlediği bir denklemde temiz ve açık iletişim anlayışından taviz vermeyeceğimizi bir kez daha gösterdik.
- Yaşadığımız her hadise ile zamanlıca attığımız bu adımın ne kadar yerinde ve isabetli olduğuna şahitlik ediyoruz.
- Stratejik iletişimi de uluslararası iş birliğini geliştirecek önemli bir araç olarak değerlendiriyoruz.
- 2. Uluslararası Stratejik İletişim Zirvesi’nin karşılıklı fikir ve tecrübelerin paylaşılacağı bir platform olarak iletişim eko sistemine yeni bir soluk getirmesini temenni ediyorum…